Gökçeada çevre turizmiyle örnek oluyor

Gökçeada çevre turizmi anlayışıyla Türkiye’de sürdürülebilir tatilin öncü adreslerinden biri haline geldi. Eko-tesisler ve yerel üretim bu dönüşümün temelini oluşturuyor.


Gökçeada çevre turizmi yatırımlarıyla dikkat çekiyor. Eko-tesisler, organik çiftlikler ve doğaya saygılı projelerle sürdürülebilir tatilin yeni adresi.

Türkiye’nin en batısında yer alan Gökçeada, sadece el değmemiş doğasıyla değil, çevre dostu yaklaşımıyla da dikkat çekiyor. Ada, son yıllarda çevre turizmi vizyonuyla sürdürülebilir kalkınmayı merkezine alan projeleriyle öne çıkıyor. Gökçeada çevre turizmi anlayışıyla Türkiye’nin yeşil turizm modeline örnek teşkil ediyor.

Doğayla iç içe sade bir tatil

Gökçeada’nın masmavi koyları, rüzgâr alan tepeleri ve geleneksel köyleri, kalabalık tatil anlayışından uzaklaşmak isteyenler için ideal bir seçenek sunuyor. Özellikle yürüyüş parkurları, bisiklet rotaları ve plastik kullanımının minimuma indirildiği çevreye duyarlı işletmeler, çevre turizminin temel taşlarını oluşturuyor.

Eko-tesisler yaygınlaşıyor

Güneş enerjili oteller, yağmur suyu toplama sistemleriyle donatılmış pansiyonlar ve organik üretim yapan konaklama yerleri, Gökçeada çevre turizmi modelinin omurgasını oluşturuyor. Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen bu projeler, sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor. Eko-turizm yatırımlarının çoğu, yerel halkın aktif katılımıyla geliştiriliyor.

Organik tarım turizmle birleşiyor

Gökçeada, yalnızca tatil değil, üretim ve deneyim sunan bir merkez. Yerli tohumlarla üretim yapan çiftliklerde ziyaretçiler gönüllü olarak çalışabiliyor. Lavanta hasadından zeytin toplamaya kadar birçok etkinlik, hem doğayla bağ kurma hem de bilgi edinme imkânı sunuyor. Tarladan sofraya gelen ürünlerle hazırlanan menüler, sürdürülebilir mutfağın güzel örneklerini oluşturuyor.

Doğal miras korunuyor

Gökçeada, doğal değerlerini titizlikle koruyor. Kefalos Plajı, Marmaros Şelalesi, Tuz Gölü gibi alanlar özel koruma altında. Ziyaretçi sayısı belli ölçülerde tutuluyor, taşıma kapasitesi aşılmıyor. Bu uygulama, doğayla uyumlu bir ziyaret deneyimi sunarken, ekosistemin sürdürülebilirliğini garanti altına alıyor.

Halk turizmin parçası

Gökçeada çevre turizmi uygulamalarında yerel halk aktif bir rol üstleniyor. Rehberlik hizmetlerinden atölye çalışmalarına, el işi ürünlerden doğal sabun üretimine kadar birçok ekonomik faaliyet halkın doğrudan katılımıyla yürütülüyor. Bu, turizmi sadece gelen ziyaretçilere değil, ada sakinlerine de fayda sağlayan bir yapıya dönüştürüyor.

Ulusal çapta model haline geldi

Gökçeada’nın bu yaklaşımı, Türkiye’nin farklı bölgelerinde de ilham kaynağı oluyor. Ege ve Akdeniz kıyılarındaki belediyeler, Gökçeada’daki uygulamaları yerinde gözlemlemek için çalışma ziyaretleri gerçekleştiriyor. Ada, yalnızca bir destinasyon değil, aynı zamanda bir sürdürülebilirlik laboratuvarı haline geliyor.

Tatil değil, yaşam biçimi

Gökçeada çevre turizmi, yalnızca birkaç gün doğayla baş başa kalmakla sınırlı değil. Aynı zamanda bireysel farkındalık oluşturan bir model. Misafirler, günlük yaşamlarında doğaya daha az zarar veren tercihler yapmaya yöneliyor. Bu yönüyle Gökçeada, sadece bugünün değil, geleceğin de tatil anlayışına ışık tutuyor.

Kaynak: Derleme

Yayınlama: 22.06.2025 21:44
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.