Çorabatır turizm teşvik kanunundaki risklere dikkat çekti

Sururi Çorabatır, Turizm Teşvik Kanunu’nun yatırımcıyı cezalandırdığını, kültür varlıklarıyla ilgili düzenlemelerin mülkiyet hakkını ihlal ettiğini söyledi.

Turizm teşvik kanunu tartışmalarında sektör uyarısı

Cumhuriyet Halk Partisi Antalya Milletvekili Sururi Çorabatır, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen “Vakıflar Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” üzerine yaptığı konuşmada, teklifte yer alan maddelerin kamu mülkiyeti, vakıf taşınmazları, kültür varlıklarının korunması ve turizm yatırımları üzerinde ciddi etkiler doğurabileceğini söyledi.

Çorabatır, Turizm Teşvik Kanunu kapsamında getirilen yeni düzenlemelerin, sektöre yatırım yapan işletmecileri zor durumda bıraktığını ve kanunun artık bir “ceza yasası” haline geldiğini ifade etti.

“Turizmciler artık her yerden kuşatılmış durumda. Üst üste gelen mali yükler ve farklı kurumlara yapılan ödemeler sektörü nefes alamaz hale getirdi.”

Kültür varlıklarında mülkiyet devrine tepki

Milletvekili Çorabatır, teklifin vakıf taşınmazlarına ilişkin düzenlemelerinin belediyelerin mülkiyet haklarını ortadan kaldırdığını belirterek, “Belediyelerin halk lehine kullandığı taşınmazların Vakıflar Genel Müdürlüğüne devredilmesi, yerel yönetimlerin gelir kaynaklarını daraltır,” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Şehzadebaşı Tıp Merkezi gibi örneklerle açıklama yapan Çorabatır, düzenlemenin “Anayasa’nın 127’nci maddesindeki yerel özerklik ilkesine aykırı” olduğunu vurguladı.

“Vakıf malı siyasetin malı değildir; milletin emanetidir. Kültür varlıklarını korumak mülkiyet devriyle değil, kamu yararına planlama ve şeffaflıkla olur.”

Marina denetimleri ve turizmde eşitlik ilkesi

CHP’li Çorabatır, özellikle marina işletmeleri ve deniz turizmi alanlarına ilişkin düzenlemelerde “kavramsal karmaşa” bulunduğuna dikkat çekti.
“‘Kullanılan marina’ gibi tanımların mevzuatta karşılığı olmadığını, Turizmi Teşvik Kanunu ve Turizm Deniz Yönetmeliği’ndeki tanımların esas alınması gerektiğini” söyledi.

Ege, Akdeniz ve Karadeniz kıyılarındaki yapısal farklılıkların dikkate alınmadan uygulanacak denetimlerin “eşitlik ilkesini zedeleyebileceğini” dile getirdi.

“Denetim mekanizmalarının bütün kıyı alanlarında aynı esaslara göre yürütülmesi, sektörün güveni açısından önemlidir.”

Müze ve ören yerleri düzenlemesi eleştirildi

Teklifte yer alan bir başka düzenlemenin, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı müze ve ören yerlerinde sponsor gelirine izin vermesi olduğunu belirten Çorabatır, bu durumun kültür varlıklarının ticarileşmesine yol açabileceği uyarısında bulundu.

“Bütçe açığını kapatma kaygısıyla yapılan bu tür düzenlemeler, kültürel mirasın korunması amacını zedeleyebilir,” diyen Çorabatır, Turizm Teşvik Kanunu’nda cezai yaptırımların artmasının sektöre katkı değil, yük getirdiğini söyledi.

Belediyelerin turizm projelerinde yetki kaybı

Çorabatır, belediyelerin enerji, imar ve kültürel projelerde Ankara merkezli kararlarla devre dışı bırakıldığını vurguladı.
Enerji Bakanlığı’na devredilen ruhsat ve izin yetkilerinin yerel yönetimlerin turizm yatırımlarını planlama gücünü zayıflattığını söyledi.

“Belediyelerin yatırım projeleri sonuçsuz kalıyor. Bu durum turizm bölgelerinde sürdürülebilir kalkınmayı engelliyor.”

Dijital platform düzenlemesine anayasa uyarısı

CHP’li vekil, Turizm Teşvik Kanunu kapsamına alınan “dijital içerik denetimi” yetkisinin ifade özgürlüğü açısından risk taşıdığını da belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na verilen dijital platform denetim yetkilerinin, Anayasa’nın düşünceyi açıklama özgürlüğü ilkesiyle çeliştiğini ifade etti.

Turizm sektörü üzerindeki mali yük artıyor

Konuşmasında sektöre yönelik artan vergi, harç ve izin yüklerini de ele alan Çorabatır, “Turizm sektörü, istihdamın ana kaynağı olmasına rağmen sürekli yeni mali yüklerle karşı karşıya bırakılıyor,” dedi.
Turizm yatırımcılarının bir gelir kaynağı olarak görülmesinden rahatsız olduklarını vurguladı.

Anayasa Mahkemesi kararlarına vurgu

Çorabatır, Anayasa Mahkemesi’nin daha önce iptal ettiği düzenlemelerin “kanun yoluyla yeniden getirilmeye çalışıldığını” söyleyerek, “Bu durum hukuk devleti ilkesine aykırıdır,” dedi.
Uludağ ve Gelibolu gibi alanlarda Cumhurbaşkanlığı kararıyla sınır değişikliği yapılmasının, çevresel koruma açısından risk yarattığını ifade etti.

“Turizm sektörü cezalandırılıyor”

CHP’li vekil konuşmasını şu ifadelerle tamamladı:

“Turizm Teşvik Kanunu artık yatırımcıyı cezalandıran bir yapıya dönüşmüştür. Halk iradesi, yerel demokrasi ve kamu yararı korunmalıdır. Kültürel miras siyasi vesayete terk edilemez.”

Kaynak: TBMM