Türk Lirasında reel değerlenme turizm gelirlerini etkiliyor

TCMB Başkanı Fatih Karahan, enflasyonla mücadelede Türk lirasında reel değerlenmenin önemini vurguladı. Bu durumun turizm gelirleri ve ihracat rekabeti üzerindeki olası etkileri tartışılıyor.

Türk lirasında reel değerlenme, enflasyonla mücadeleye katkı sağlarken turizm gelirleri ve ihracat rekabeti üzerinde baskı oluşturabilir.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Dr. Fatih Karahan, 14 Ağustos 2025’te İstanbul’da düzenlenen 2025-III Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, enflasyonla mücadelede Türk lirasında reel değerlenmenin önemine dikkat çekti.

Karahan, sıkı para politikasının sonuçlarının kademeli olarak alındığını belirterek, yurt içi talebin yavaşladığını ve dezenflasyonist etkinin arttığını ifade etti. 2024 Haziran ayından bu yana enflasyonda kesintisiz bir düşüş yaşandığını vurgulayan Karahan, fiyat istikrarının sağlanması için tüm para politikası araçlarının kararlılıkla kullanılacağını söyledi.

Enflasyon ve talep dengesi

TCMB Başkanı, 2025 yılının ilk çeyreğinde özel tüketimin yavaşladığını, ihracatın arttığını ve ithalatın düştüğünü belirtti. Bu gelişmelerin dış dengeye olumlu yansıdığını ifade eden Karahan, ikinci çeyrekte de talep koşullarının enflasyonu düşürücü etkisinin sürdüğünü aktardı.

Cari açığın milli gelire oranının ikinci çeyrekte yüzde 1,3 civarında olduğunu tahmin ettiklerini belirten Karahan, 2025 yılı boyunca bu oranın uzun dönem ortalamalarının altında kalacağını öngördü.

Kur gelişmeleri ve reel değerlenme

Konuşmasında kur gelişmelerine de değinen Karahan, temel mal enflasyonunda nisan sonrası dönemde kurun etkisiyle bir miktar artış görüldüğünü ancak bu etkinin geçici olduğunu söyledi. Euro-dolar paritesindeki yükselişin dış ticaret ve hizmetler dengesine olumlu yansıdığını ifade etti.

Karahan, “Para politikasındaki kararlı duruşumuz; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerindeki düzelme vasıtasıyla dezenflasyon sürecini desteklemeye devam edecek” dedi.

Turizm gelirlerine olası etkiler

Türk lirasında reel değerlenme, ithalat maliyetlerini düşürerek enflasyonla mücadeleye katkı sağlasa da turizm sektöründe fiyat rekabetini etkileyebilir. Güçlü TL, yabancı turistler için Türkiye’yi nispeten daha pahalı hale getirebilir. Bu durum, özellikle fiyat duyarlılığı yüksek pazarlardan gelen turist talebini etkileyebilir.

Buna karşılık, yüksek hizmet kalitesi ve farklılaşmış turizm ürünleriyle fiyat avantajının ötesinde değer sunan destinasyonlar, reel değerlenme dönemlerinde de rekabet gücünü koruyabilir.

Orta vadeli tahminler

TCMB, 2025 yıl sonu enflasyon ara hedefini yüzde 24, 2026 hedefini yüzde 16, 2027 hedefini ise yüzde 9 olarak açıkladı. Enflasyonun 2027’de tek haneye düşmesi ve orta vadede yüzde 5 seviyesinde istikrar kazanması hedefleniyor.

Karahan, fiyat istikrarı sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruşun süreceğini vurguladı. Politika faizinin, dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılık seviyesinde belirleneceğini söyledi.

TCMB’nin reel değerlenme vurgusu, enflasyonla mücadele açısından olumlu görülürken, turizm ve ihracat sektörleri açısından fiyat rekabeti üzerinde baskı yaratma potansiyeli taşıyor. Sektör temsilcileri, kur avantajına bağımlılığı azaltacak ve katma değeri yüksek hizmetlerle öne çıkacak stratejilerin önem kazandığını belirtiyor.

Kaynak: Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB)